Bulundugunuz Sayfa: Sitene Ataturkun Hayati İp Adresiniz: 3.145.64.245 Bugün Toplam: 5 Kişi Girdi

HTML KOD CLUB

Gold Üye Girisi

Üye Olmak İstiyorum

htmlkod

Sitene Ataturkun Hayati

Sitene Ataturkun Hayati

Sitene Ataturkun Hayati

<center>
<p><strong><b><font face="monotype corsiva" color="#FFCC66" size="5">MUSTAFA
KEMAL ATATÜRK (1881 - 1938)</font></b></strong></p>
</center>


<SCRIPT language=JavaScript>
    <!-- Start of scroller script
    var scrollCounter = 0;
    var scrollText    = "www.sosyaldersleri.com    ";
    var scrollDelay   = 70;
    var i = 0;

    while (i ++ < 140)
        scrollText = " " + scrollText;

    function Scroller()
    {
        window.status = scrollText.substring(scrollCounter++,
          scrollText.length);
        if (scrollCounter == scrollText.length)
            scrollCounter = 0;
        setTimeout("Scroller()", scrollDelay);
    }

    Scroller();
    // End of scroller script -->
</SCRIPT>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" style="border-collapse: collapse" bordercolor="#111111" height="187">
  <tr>
    <td height="168">
    <p align="justify"><font color="#FFFFFF" face="Arial"><b>&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Mustafa Kemal Atatürk 1881 yılında Selânik'te Kocakasım Mahallesi, Islâhhâne
Caddesi'ndeki üç katlı pembe evde doğdu. Babası Ali Rıza Efendi, annesi Zübeyde
Hanım'dır. Baba tarafından dedesi Hafız Ahmet Efendi XIV-XV. yüzyıllarda Konya
ve Aydın'dan Makedonya'ya yerleştirilmiş Kocacık Yörüklerindendir. Annesi
Zübeyde Hanım ise Selânik yakınlarındaki Langaza kasabasına yerleşmiş eski bir
Türk ailesinin kızıdır. Milis subaylığı, evkaf katipliği ve kereste ticareti
yapan Ali Rıza Efendi, 1871 yılında Zübeyde Hanım'la evlendi. Atatürk'ün beş
kardeşinden dördü küçük yaşlarda öldü, sadece Makbule (Atadan) 1956 yılına değin
yaşadı.</b></font></td>
    <td height="168">&nbsp;</td>
    <td height="168">
    <font face="Arial">
    <img border="0" src="zubeydehanim.jpg" width="120" height="168"></font></td>
  </tr>
  <tr>
    <td colspan="3" height="19">
    <p align="right"><font color="#FFCC66" face="Arial"><b>ZÜBEYDE HANIM</b></font></td>
  </tr>
</table>
<p align="justify"><font color="#FFFFFF" face="Arial"><b>&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; Küçük Mustafa öğrenim çağına gelince
Hafız Mehmet Efendi'nin mahalle mektebinde öğrenime başladı, sonra babasının
isteğiyle Şemsi Efendi Mektebi'ne geçti. Bu sırada babasını kaybetti (1888). Bir
süre Rapla Çiftliği'nde dayısının yanında kaldıktan sonra Selânik'e dönüp
okulunu bitirdi. Selânik Mülkiye Rüştiyesi'ne kaydoldu. Kısa bir süre sonra 1893
yılında Askeri Rüştiye'ye girdi. Bu okulda Matematik öğretmeni Mustafa Bey adına
&quot;Kemal&quot; i ilave etti. 1896-1899 yıllarında Manastır Askeri İdâdi'sini bitirip,
İstanbul'da Harp Okulunda öğrenime başladı. 1902 yılında teğmen rütbesiyle mezun
oldu., Harp Akademisi'ne devam etti. 11 Ocak 1905'te yüzbaşı rütbesiyle
Akademi'yi tamamladı. 1905-1907 yılları arasında Şam'da 5. Ordu emrinde görev
yaptı. 1907'de Kolağası (Kıdemli Yüzbaşı) oldu. Manastır'a III. Ordu'ya atandı.
19 Nisan 1909'da İstanbul'a giren Hareket Ordusu'nda Kurmay Başkanı olarak görev
aldı. 1910 yılında Fransa'ya gönderildi. Picardie Manevraları'na katıldı. 1911
yılında İstanbul'da Genel Kurmay Başkanlığı emrinde çalışmaya başladı. </b></font></p>

<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" style="border-collapse: collapse" bordercolor="#111111">
  <tr>
    <td>
    <p align="justify"><font color="#FFFFFF" face="Arial"><b>&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; 1911 yılında İtalyanların
Trablusgarp'a hücumu ile başlayan savaşta, Mustafa Kemal bir grup arkadaşıyla
birlikte Tobruk ve Derne bölgesinde görev aldı. 22 Aralık 1911'de İtalyanlara
karşı Tobruk Savaşını kazandı. 6 Mart 1912'de Derne Komutanlığına getirildi. <br>
<br>
&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; Ekim 1912'de Balkan Savaşı başlayınca
Mustafa Kemal Gelibolu ve Bolayır'daki birliklerle savaşa katıldı. Dimetoka ve
Edirne'nin geri alınışında büyük hizmetleri görüldü. 1913 yılında Sofya
Ateşemiliterliğine atandı. Bu görevde iken 1914 yılında yarbaylığa yükseldi.
Ateşemiliterlik görevi Ocak 1915'te sona erdi. Bu sırada I. Dünya Savaşı
başlamış, Osmanlı İmparatorluğu savaşa girmek zorunda kalmıştı. Mustafa Kemal
19. Tümeni kurmak üzere Tekirdağ'da görevlendirildi. </b></font></td>
    <td>&nbsp;</td>
    <td>
    <font face="Arial">
    <img border="0" src="makbuleatadankizkardes.jpg" width="126" height="168"></font></td>
  </tr>
  <tr>
    <td colspan="3">
    <p align="right"><font color="#FFCC66" face="Arial"><b>ATATÜRK'ÜN KIZKARDEŞİ MAKBULE
    ATADAN</b></font></td>
  </tr>
</table>
<p align="justify"><font color="#FFFFFF" face="Arial"><b>&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; 1914 yılında başlayan I. Dünya
Savaşı'nda, Mustafa Kemal Çanakkale'de bir kahramanlık destanı yazıp İtilaf
Devletlerine &quot;Çanakkale geçilmez! &quot; dedirtti. 18 Mart 1915'te Çanakkale Boğazını
geçmeye kalkan İngiliz ve Fransız donanması ağır kayıplar verince Gelibolu
Yarımadası'na asker çıkarmaya karar verdiler. 25 Nisan 1915'te Arıburnu'na çıkan
düşman kuvvetlerini, Mustafa Kemal'in komuta ettiği 19. Tümen Conkbayırı'nda
durdurdu. Mustafa Kemal, bu başarı üzerine albaylığa yükseldi. İngilizler 6-7
Ağustos 1915'te Arıburnu'nda tekrar taarruza geçti. Anafartalar Grubu Komutanı
Mustafa Kemal 9-10 Ağustos'ta Anafartalar Zaferini kazandı. Bu zaferi 17
Ağustos'ta Kireçtepe, 21 Ağustos'ta II. Anafartalar zaferleri takip etti.
Çanakkale Savaşlarında yaklaşık 253.000 şehit veren Türk ulusu onurunu İtilaf
Devletlerine karşı korumasını bilmiştir. Mustafa Kemal'in askerlerine &quot;Ben size
taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum!&quot; emri cephenin kaderini
değiştirmiştir. <br>
<br>
&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; Mustafa Kemal Çanakkale Savaşları'dan
sonra 1916'da Edirne ve Diyarbakır'da görev aldı. 1 Nisan 1916'da tümgeneralliğe
yükseldi. Rus kuvvetleriyle savaşarak Muş ve Bitlis'in geri alınmasını sağladı.
Şam ve Halep'teki kısa süreli görevlerinden sonra 1917'de İstanbul'a geldi.
Velihat Vahidettin Efendi'yle Almanya'ya giderek cephede incelemelerde bulundu.
Bu seyehatten sonra hastalandı. Viyana ve Karisbad'a giderek tedavi oldu. 15
Ağustos 1918'de Halep'e 7. Ordu Komutanı olarak döndü. Bu cephede İngiliz
kuvvetlerine karşı başarılı savunma savaşları yaptı. Mondros Mütarekesi'nin
imzalanmasından bir gün sonra, 31 Ekim 1918'de Yıldırım Orduları Grubu
Komutanlığına getirildi. Bu ordunun kaldırılması üzerine 13 Kasım 1918'de
İstanbul'a gelip Harbiye Nezâreti'nde (Bakanlığında) göreve başladı. </b></font></p>

<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" style="border-collapse: collapse" bordercolor="#111111">
  <tr>
    <td>
    <p align="justify"><font color="#FFFFFF" face="Arial"><b>&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; Mondros Mütarekesi'nden sonra İtilaf
Devletleri'nin Osmanlı ordularını işgale başlamaları üzerine; Mustafa Kemal 9.
Ordu Müfettişi olarak 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıktı. 22 Haziran 1919'da
Amasya'da yayımladığı genelgeyle &quot;Milletin istiklâlini yine milletin azim ve
kararının kurtaracağını &quot; ilan edip Sivas Kongresi'ni toplantıya çağırdı. 23
Temmuz - 7 Ağustos 1919 tarihleri arasında Erzurum, 4 - 11 Eylül 1919 tarihleri
arasında da Sivas Kongresi'ni toplayarak vatanın kurtuluşu için izlenecek yolun
belirlenmesini sağladı. 27 Aralık 1919'da Ankara'da heyecanla karşılandı. 23
Nisan 1920'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılmasıyla Türkiye
Cumhuriyeti'nin kurulması yolunda önemli bir adım atılmış oldu. Meclis ve
Hükümet Başkanlığına Mustafa Kemal seçildi Türkiye Büyük Millet Meclisi,
Kurtuluş Savaşı'nın başarıyla sonuçlanması için gerekli yasaları kabul edip
uygulamaya başladı. </b></font></td>
    <td>&nbsp;</td>
    <td><font face="Arial"><img border="0" src="latifeusakligil.jpg" width="126" height="168"></font></td>
  </tr>
  <tr>
    <td colspan="3">
    <p align="right"><font color="#FFCC66" face="Arial"><b>EŞİ LATİFE UŞAKLIGİL</b></font></td>
  </tr>
</table>
<p align="justify"><font color="#FFFFFF" face="Arial"><b>&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; Türk Kurtuluş Savaşı 15 Mayıs 1919'da
Yunanlıların İzmir'I işgali sırasında düşmana ilk kurşunun atılmasıyla başladı.
10 Ağustos 1920 tarihinde Sevr Antlaşması'nı imzalayarak aralarında Osmanlı
İmparatorluğu'nu paylaşan I. Dünya Savaşı'nın galip devletlerine karşı önce Kuvâ-yi
Milliye adı verilen milis kuvvetleriyle savaşıldı. Türkiye Büyük Millet Meclisi
düzenli orduyu kurdu, Kuvâ-yi Milliye - ordu bütünleşmesini sağlayarak savaşı
zaferle sonuçlandırdı. <br>
<br>
&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; Mustafa Kemal yönetimindeki Türk
Kurtuluş Savaşının önemli aşamaları şunlardır: <br>
<br>
Sarıkamış (20 Eylül 1920), Kars (30 Ekim 1920) ve Gümrü'nün (7 Kasım 1920)
kurtarılışı. <br>
Çukurova, Gazi Antep, Kahraman Maraş Şanlı Urfa savunmaları (1919- 1921) <br>
I. İnönü Zaferi (6 -10 Ocak 1921) <br>
II. İnönü Zaferi (23 Mart-1 Nisan 1921) <br>
Sakarya Zaferi (23 Ağustos-13 Eylül 1921) <br>
Büyük Taarruz, Başkomutan Meydan Muhaberesi ve Büyük Zafer (26 Ağustos 9 Eylül
1922) <br>
<br>&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; Sakarya Zaferinden sonra 19 Eylül
1921'de Türkiye Büyük Millet Meclisi Mustafa Kemal'e Mareşal rütbesi ve Gazi
unvanını verdi. Kurtuluş Savaşı, 24 Temmuz 1923'te imzalanan Lozan
Antlaşması'yla sonuçlandı. Böylece Sevr Antlaşması'yla paramparça edilen,
Türklere 5-6 il büyüklüğünde vatan bırakılan Türkiye toprakları üzerinde ulusal
birliğe dayalı yeni Türk devletinin kurulması için hiçbir engel kalmadı. </b></font></p>

<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" style="border-collapse: collapse" bordercolor="#111111">
  <tr>
    <td>
    <p align="justify"><font color="#FFFFFF" face="Arial"><b>&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; 23 Nisan 1920'de Ankara'da TBMM'nin açılmasıyla Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu
müjdelenmiştir. Meclisin Türk Kurtuluş Savaşı'nı başarıyla yönetmesi, yeni Türk
devletinin kuruluşunu hızlandırdı. 1 Kasım 1922'de hilâfet ve saltanat
birbirinden ayrıldı, saltanat kaldırıldı. Böylece Osmanlı İmparatorluğu'yla
yönetim bağları koparıldı. 13 Ekim 1923'te Cumhuriyet idaresi kabul edildi,
Atatürk oybirliğiyle ilk cumhurbaşkanı seçildi. 30 Ekim 1923 günü İsmet İnönü
tarafından Cumhuriyet'in ilk hükümeti kuruldu. Türkiye Cumhuriyeti, &quot;Egemenlik
kayıtsız şartsız milletindir&quot; ve &quot;Yurtta barış cihanda barış&quot; temelleri üzerinde
yükselmeye başladı. <br>
<br>
&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Atatürk Türkiye'yi &quot;Çağdaş uygarlık düzeyine çıkarmak&quot; amacıyla bir dizi devrim
yaptı. Bu devrimleri beş başlık altında toplayabiliriz: </b></font></td>
    <td>&nbsp;</td>
    <td><font face="Arial"><img border="0" src="Resim1.jpg" width="256" height="192"></font></td>
  </tr>
</table>
<p align="justify"><font color="#FFFFFF" face="Arial"><b>1. Siyasal Devrimler: <br>
· Saltanatın Kaldırılması (1 Kasım 1922) <br>
· Cumhuriyetin İlanı (29 Ekim 1923)</b></font></p>

<p align="justify"><font color="#FFFFFF" face="Arial"><b><br>
· Halifeliğin Kaldırılması (3 Mart 1924)<br>
<br>
2. Toplumsal Devrimler:<br>
· Kadınlara erkeklerle eşit haklar verilmesi (1926-1934)<br>
· Şapka ve kıyafet devrimi (25 Kasım 1925)<br>
· Tekke zâviye ve türbelerin kapatılması (30 Kasım 1925)<br>
· Soyadı kanunu ( 21 Haziran 1934)<br>
· Lâkap ve unvanların kaldırılması (26 Kasım 1934)<br>
· Uluslararası saat, takvim ve uzunluk ölçülerin kabulü (1925-1931)<br>
<br>
3. Hukuk Devrimi:<br>
· Mecellenin kaldırılması (1924-1937)<br>
· Türk Medeni Kanunu ve diğer kanunların çıkarılarak laik hukuk düzenine
geçilmesi (1924-1937)<br>
<br>
4. Eğitim ve Kültür Alanındaki Devrimler:<br>
· Öğretimin birleştirilmesi (3 Mart 1924)<br>
· Yeni Türk harflerinin kabulü (1 Kasım 1928)<br>
· Türk Dil ve Tarih Kurumlarının kurulması (1931-1932)<br>
· Üniversite öğreniminin düzenlenmesi (31 Mayıs 1933)<br>
· Güzel sanatlarda yenilikler <br>
<br>
5. Ekonomi Alanında Devrimler:<br>
· Aşârın kaldırılması <br>
· Çiftçinin özendirilmesi<br>
· Örnek çiftliklerin kurulması<br>
· Sanayiyi Teşvik Kanunu'nun çıkarılarak sanayi kuruluşlarının kurulması<br>
· I. ve II. Kalkınma Planları'nın (1933-1937) uygulamaya konulması, yurdun yeni
yollarla donatılması <br>
<br>
&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Soyadı Kanunu gereğince, 24 Kasım 1934'de TBMM'nce Mustafa Kemal'e &quot;Atatürk&quot;
soyadı verildi. <br>
<br>
&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Atatürk, 24 Nisan 1920 ve 13 Ağustos 1923 tarihlerinde TBMM Başkanlığına
seçildi. Bu başkanlık görevi, Devlet-Hükümet Başkanlığı düzeyindeydi. 29 Ekim
1923 yılında Cumhuriyet ilan edildi ve Atatürk ilk cumhurbaşkanı seçildi.
Anayasa gereğince dört yılda bir cumhurbaşkanlığı seçimleri yenilendi.
1927,1931, 1935 yıllarında TBMM Atatürk'ü yeniden cumhurbaşkanlığına seçti. <br>
<br>
&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Atatürk sık sık yurt gezilerine çıkarak devlet çalışmalarını yerinde denetledi.
İlgililere aksayan yönlerle ilgili emirler verdi. Cumhurbaşkanı sıfatıyla
Türkiye'yi ziyaret eden yabancı ülke devlet başkanlarını, başbakanlarını,
bakanlarını komutanlarını ağırladı. </b></font></p>

<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" style="border-collapse: collapse" bordercolor="#111111">
  <tr>
    <td>
    <p align="justify"><font color="#FFFFFF" face="Arial"><b>&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
15-20 Ekim 1927 tarihinde Kurtuluş Savaşı'nı ve Cumhuriyet'in kuruluşunu anlatan
büyük nutkunu, 29 Ekim 1933 tarihinde de 10. Yıl Nutku'nu okudu. <br>
<br>
&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Atatürk özel yaşamında sadelik içinde yaşadı. 29 Ocak 1923'de Latife Hanımla
evlendi. Birçok yurt gezisine birlikte çıktılar. Bu evlilik 5 Ağustos 1925
tarihine dek sürdü. Çocukları çok seven Atatürk Afet (İnan), Sabiha (Gökçen),
Fikriye, Ülkü, Nebile, Rukiye, Zehra adlı kızları ve Mustafa adlı çobanı manevi
evlat edindi. Abdurrahim ve İhsan adlı çocukları himayesine aldı. Yaşayanlarına
iyi bir gelecek hazırladı. </b></font></td>
    <td>&nbsp;</td>
    <td><font face="Arial"><img border="0" src="sabihagokcen.jpg" width="126" height="168"></font></td>
  </tr>
  <tr>
    <td colspan="3">
    <p align="right"><font color="#FFCC66" face="Arial"><b>İLK KADIN TÜRK PİLOTU ATATÜRK'ÜN
    MANEVİ KIZI SABİHA GÖKÇEN</b></font></td>
  </tr>
</table>
<p align="justify"><font color="#FFFFFF" face="Arial"><b>&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
1937 yılında çiftliklerini hazineye, bir kısım taşınmazlarını da Ankara ve Bursa
Belediyelerine bağışladı. Mirasından kızkardeşine, manevi evlatlarına, Türk Dil
ve Tarih Kurumlarına pay ayırdı. Kitap okumayı, müzik dinlemeyi, dans etmeyi,
ata binmeyi ve yüzmeyi çok severdi. Zeybek oyunlarına, güreşe, Rumeli
türkülerine aşırı ilgisi vardı. Tavla ve bilardo oynamaktan büyük keyif alırdı.
Sakarya adlı atıyla, köpeği Fox'a çok değer verirdi. Zengin bir kitaplık
oluşturmuştu. Akşam yemeklerine devlet ve bilim adamlarını, sanatçıları davet
eder, ülkenin sorunlarını tartışırdı. Temiz ve düzenli giyinmeye özen
gösterirdi. Doğayı çok severdi. Sık sık Atatürk Orman Çiftliği'ne gider,
çalışmalara bizzat katılırdı. <br>
<br>
&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Fransızca ve Almanca biliyordu. 10 Kasım 1938 saat 9.05'te yakalandığı siroz
hastalığından kurtulamayarak İstanbul'da Dolmabahçe Sarayı'nda hayata gözlerini
yumdu. Cenazesi 21 Kasım 1938 günü törenle geçici istirahatgâhı olan Ankara
Etnografya Müzesi'nde toprağa verildi. Anıtkabir yapıldıktan sonra nâşı görkemli
bir törenle 10 Kasım 1953 günü ebedi istirahatgâhına gömüldü.</b></font></p>
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol